
MERHAMET PAROLAMIZDIR
Kur'ân-ı Kerîm'de Allah erleriolarak nitelenen gerçek müminlerin kültürel ve ahlâkî vasıflarından biri demüminlere merhametli olmaktır.(1)
İnsan hayatını ferdî,ailevî ve içtimaî bütün yönleriyle kuşatan İslâm ahlâkının özü merhamettir.
Merhamet, yücelten Hakve Halk insanı kılan erdemdir.
Yüce RabbimizHicir sûsinin 88. âyetinde şöyle buyurur:«...Müminler üzerine (merhamet)kanadını ger»
Bu yüce emrin ilkmuhatabı olarak mübarek hayatını bir merhamet şelâlesi halinde çağlatmışPeygamberimiz merhametin biz Müslümanlar için taşıması gereken önemi şöyleceaçıklamıştır: [«Birbirinize merhamet etmedikçe gerçekten iman etmiş olmazsınız.(İman etmedikçe de Cennet'e giremezsiniz.)» «Merhametten yoksun kişi hayırdan mahrumdur.»
«İnsanlara acımayana Allah da merhamet etmez.»](2)
İslâm ahlâkının özü ve hayrın büyüğü olan merhametlevasıflanabilmemiz için merhametin İslâm Dini'ndeki anlamı ve kapsamını bilmemiz gerekir.
a - Merhamet:Kur'ân-ı Kerîm'in âyetlerinde ve Peygamberimizin ifadelerinde müminlerin birbirlerine karşıyapmaları vecîbe ve öğüt olarak teklif olunan bütün iman kardeşliği görevleriniiçine alan bir ahlâkî vazifedir. Biz bu vazifeleri hülâsa ederek arz edeceğiz:Müminlerin Peygamberimizin emir ve tavsiyeleriyle resmiyet kazanmış,karşılıklı vazifelerini îfa etmeleri merhametin tezahür şekillerinden biridir.
Peygamberimiz şöylebuyururlar:«Müslümanın Müslüman üzerindeki hakkı altıdır: KarşılaştığındaMüslüman kardeşine selâm ver! (Dinî ve ahlâkî bir mahzur yoksa) davet ettiğizaman dâvetine icabet et! İstişare edipöğüt istediği zaman, ona öğüt ver. Aksırdığı ve Allah'a hamdettiği zaman (Allahsana merhamet etsin) duâsında bulun. Hastalandığında onu ziyaret et! Ölümündeise cenazesine katıl!»(3)
Selâm vermeyen, daveteicabet etmeyen, hayra yöneltmeyen,hastalıkta ziyaret edip ihtiyaçları gözetmeyen,duâ etmeyen ve cenaze namazınakatılmayan kişi mümin kardeşine merhametli olamaz. Zira merhamet, merhametkelimesini çok kullanmak, istismarınıyapmakla gerçekleşmez. Fiil gerekir.
b - Rabbimizinkadeşlerimiz olduğunu duyurduğu Müminlere karşı mütevazi, güler yüzlü ve tatlıdilli olmak onlara merhamettendir.
Yüce Peygamberimiz şöyle buyururlar: [«...Birbirinize karşı alçak gönüllü olunuz.»
"Mümin kardeşinin yüzüne gülümsemensadakadır/hayırdır."
«Yarım hurma (ve benzeriyarım meyve) vermek şeklinde de olsakendinizi Cehennem ateşinden korumaya çalışınız. Buna gücünüz yetmezse tatlıbir çift söze sarılınız.»] (4)
Soyu, mevkii, malı veçocukları ile müminlere karşı büyüklenen, soğuk bir çehre takınan ve kırıcıifâdeler kullanan kişi elbette merhametli bir mümin olamaz.
c - Müminlerinmaddî sıkıntılarını, manevî problemleri ve elemlerini gidermek, güç nisbetindeonlara yardımcı olmak da müminlere merhamettendir.
Peygamberimiz şöyle buyurur:«Kim bir müminin dünyahayatının sıkıntılarından bir sıkıntısını giderse Allah da onun KıyametGünü'nün sıkıntılarından bir sıkıntısını giderir. Kim darda olan borçluya vadetanır, kolaylık gösterirse Allah da ona dünyada ve âhirette kolaylık gösterir.Mümin kardeşinin yardımında olduğu sürece Allah da yardımcı kulununyardımcısıdır.» (5)
Mümin'in ihtiyacındanfazla mal varlığı bulunur da mümin kardeşlerine yardım etmekten kaçınırsa pektabii ki onlara acımamış olur.
Hele hele akrabadan âcizolanlara nafaka ödemeyen, müminlerden muhtaç olanlara zekât vermeyen mümin merhametsiz olmanın ötesinde Allah'ın belirlediği haklarıçiğneyen bir zâlimdir.
Burada bilvesile ifâdeedelim: Çok beslenmeden ötürü mide fesadına uğrayanlarla gıdasızlıktan zafiyetedüşenlerin, lüks- israf ve eğlence harcamaları için büyük harcamalar yapanlarlayardım bekleyen işsizlerin, dulların, yetimlerin ve özürlülerin bulunduğu toplum İslâmî iman vemerhametten mahrumdur. Cemiyetimizde-ki buhranların çok mühim bir bölümü iştebu mahrumiyetten kaynaklanmaktadır.
d - Müminlerinişlerini önemsemek, sevinç ve kederlerini paylaşmak da müminleremerhamettendir. Peygamberimiz bu konuda şöyle buyururlar:[«Müslümanların(işlerini) önemsemeyen gerçek Müslümanlardan değildir.»
«Birbirlerini sevme veacıma bakımından müminler bir uzvu rahatsızlanınca diğer bütün organlarırahatsızlanan bir vücut gibidirler.»] (6)Peygamberimiz müminleri bu şekilde tavsif buyururken, ilim, sanat, ticâret,işve memuriyet hayatımızın yardımlaşmamız gereken nice durumlarındabirbirlerimizle ilgilenmeyişimiz, mahkûm edilen, sürgüne gönderilen müminkardeşlerimizle alâkalanmayışımız, kâfirlerin ve zâlimlerin değişik şekillerdetezahür eden tasallutlarına karşı kaynaşarak yekvücut ve tekyürek olamayışımızhiç şüphe edilmemelidir ki birbirlerimize merhametsiz oluşumuzdandır.
e - Müminleri sevmek, nefsimiz için istediklerimizi onlar için deistemek merhametin gereklerindendir.
Peygamberimiz şöyle buyururlar:[«Allah'a imandansonra amellerin en sevaplısı insanları sevmektir.»
«Sizden biriniz nefsiiçin sevdiğini mümin kardeşi için sevmedikçe gerçek mümin olamaz.»] (7)
Daima kendi nefsinitercih eden kişi elbette merhametli olamaz. Feragat etmeden, fedakârlıktabulunmadan şefkat gibi yüce bir faziletle vasıflanılabilir mi?
f - Müslümanıkorkutmamak, ona zarar vermemek ve onu aldatmamak da mümine merhamet etmeninbir şeklidir. Peygamberimiz şöyle buyururlar:[«Müslümanın Müslümanı korkutmasıhelâl değildir/haramdır.»
«Müslümana zarar verenve onu aldatan melundur.»](8)
Korkutulan, aldatan vezarar veren kişide hayır yoktur ki o merhamet gibi bir fazilete erebilsin.
g - Müminlere duâetmek de onlara merhamettendir.
Birbirlerine duâyıesirgeyen müminler elbette merhametsizdirler.
İslâm insanınıyetiştirmeyen eğitim sistemimiz velaik sosyal yapımız sebebiyle İslâmîçizgide yaşamanın çok zor olduğu devrimizde birbirlerimizin duâsına son derecemuhtacız. Kaldı ki birbirlerimize yaptığımız duâ Allah katında kabul olunacakduâlardandır. Meleklerin de bize duâ etmesine sebeptir. Peygamberimiz bugerçeği bir hadislerinde şöylece açıklıyor:" Müminlerin arkadan birbirlerine yaptıkları duâ Allahkatında kabul edilecek duâlardandır."
k - Aşağıdamânâlarını sunacağımız hadîslerin yüklediği vazifeler de müminlere merhametliolmanın yollarındandır:[«Allah'a ve âhiret gününe inanan kişi misafirine ikrametsin.»
«Müslümanlardan biraileyi sevindiren kişiye Allah'ın vereceği mükâfat ancak cennettir.»
«(Ey inananlar!)Birbirlerinizin hatalarını araştırmayınız. Birbirlerinize hasetetmeyiniz. Birbirinize kin güdüp sırtçevirmeyiniz. Ey Allanın kulları kardeş olunuz.»
«Mümin mümininkardeşidir, o, kardeşine zulmetmez, hainlikte bulunmaz, utandırmaz, hor görmezve yalanlamaz.»] (9)
MuhteremMüminler!
Toplumsal hayatın bütünkademelerinde bizi temsil etme ve adımıza işlem yapma yetkisi için namaz kılar ve zekât verir olma Kur'ân hükmüolarak gereklidir.(10) Bu özel durum birtarafa özetlediğimiz bütün ahlâkî vazifeleri içine alan merhametingerektirdiği davranışlar ve işlerlealâkalı misalleri daha da çoğaltabiliriz.
Mevzuu, amelî hayatımızdamüşahede ettiğimiz mahzurlu/sakıncalı bir davranışa dikkat çekerek bağlayalım.
Bazı âlimlerintalebeleri, bazı şeyhlerin müritleri, sosyal ve ekonomik bazı ekollerinmensupları kendi aralarında merhametin gereklerini yaşıyorlarken diğer müminkardeşlerine karşı pek ilgisiz ve şefkatsiz davranıyorlar.Oysaki ne derecegünahkâr olularsa olsunlar İslâm'i imanlarını korudukları sürece onlarkardeşlerimidir.
Tarafımızdanoluşturulacak temelsiz gerekçelerle müminler arasında ilgisizliği doğuracak veİslâm kardeşliğini dışlayacak şekilde ayırımlar yapmak şüphesiz İslâmîdeğildir. Çünkü değerlerimiz zaviyesinden daha zayıf olanlara karşı daha fazlaolmak üzere bütün müminlere karşı merhamet göstermekle mükellefiz.
1) Yüce Rabbimdencümlemizin kalplerini merhamet duygusuyla doldurmasını dilerim. Maide 54-56
2) M. Zevâid 8/186,M. Mesâbîh Hn. 4947.
3) M. Mesâbîh Hn.1525.
4) Tac, 5/61, R.Salihin B. Keremi Vel-Cûdi...
5) R. Salihin B.Kaza-i Havaicil -Müslimin.
6) K. Hafâ Hn. 2379,M. Mesâbîh Hn. 4958.
7) C. Sağîr 1/49,Tac, 1/26.
8) K. Hafâ Hn. 3112.
9) C. Sağîr 2/179,Tac, 5/29
10) Tevbe 11,71


